MANDALİNA DUASI
Yoksula tavuk döner dağıtan komşum, geçmiş olsun
sen de vahşi atların gittiği pınardan içtin suyunu
kedilerin yattığı yer temizdir dedin uzandın
üstünde börtü böcek duran mantarları
topladın ormandan, yüreğin ferah
kurtçukların değdiği meyveler sasımaz dedin yedin
evlendin karayılanın durup ısındığı yere yaptın barkını
hiç duraksamadan, ev iyesidir, bildin
ebabillerin serinlediği kuytuyu kazıp çıkardın
kuyu suyunu tek başına “kadın halinle”
hep yeşillik yedin, bacakların güçlü, sırtın pek oldu
bir yumrukta yaban domuzunu yere sererdin
balıklar gibi yüzmeyi bile öğrendin
hayat suyunda dertlenmedi yüzgeçlerin
tasasız bilinirdi kalbin aklına geldikçe gökyüzüne
maviye baktın diye.
pek konuşkan değildin, kafesimde kahve içişime
uzaktan bakardın şiir kitaplarıma
işine gücüne de aynı zamanda
sen de erken yattın, hep kuşluk vakti uyandın
canın tezdir senin, kalbin sağlam, usul yaşadın
mandalina attım sana penceremden
kurtuluş güvercinleri uyanmadan dükkanı açtığında
başlattığında herkese sevinç dağıtacağın yeni günü
naylon torbanın içine baktın, kurtçuğu görüp sevindin
geçmiş olsun komşum, gördüm, o da gördü gülüşünü
giderken elini tuttun kırkbir yıllık eşinin
zencefil ve ben bekleyeceğiz yuvana dönüşünü.
Yusuf Eradam, 23.12.2020, Ankara